Mart ipleriniz ve dilekleriniz hazır mı?

Martenitsa, mартеница, martenica, marterniçka, mart ipi, martişor…
İsmi ne olursa olsun, Doğu Balkanlar’da kışın karanlığından sonra gelen baharı kutlamayı, beklentilerin gerçekleşmesi için dilek tutmayı ifade eder. Pagan zamanlarından kalma bir gelenektir.

Bu gelenek hakkında bir çok efsane var, o efsanelerden biri şöyle;
Marta Nine sağı solu belli olmayan asabi sert mizaçlı bir kadındır. Ablaları uzun boynuzlu Karafatma (Ocak) ve kısa boynuzlu Karafatma (Şubat) tan sonra geldiği için öfkelidir, onların tavırlarından hoşlanmadığı için öfkelidir ya da iki erkek kardeşi çok şarap içtiği için öfkelidir. Baba Marta öfkelendiğinde de hava kararır, kar dolu düşer, insanlar havaya bakıp karamsarlığa kapılır.

Dağda hayvan güden Kozarka ise Marta Nine’ den bir iyilik bekler. Yaşıt oldukları için arzu eder ki Baba Marta şenlensin ve hava düzelsin. Kozarka da koyunlarını dağdan indirsin.
Ama istediği gibi olmaz. Mart’ın sonu yaklaştığında Baba Marta erkek kardeşini gönderir ve Nisan ayından birkaç gün ödünç alır ve öfkesini yağdırır. Kozarka nine ve kuzuları donar, taş olur. Zaemnitsi denilen (ödünç alınmış) günlerde taş olan Kozarka ve kuzularını okşayanların şifa bulduğuna inanılır.

Baba Marta’nın kutlanması havalar açıncaya, bahar gelinceye kadar bileğe bağlanan kırmızı ve beyaz örme karanfil ya da püskül(Martenitsi) ile olur. Bazen de kırmızı kadın beyaz erkek örme figürlerden oluşur.
Baharın gelişi leylek, kırlangıç gibi yaz kuşlarının gelmesi ya da ağaçların çiçek açması ile anlaşılır. Baba Marta kışın son günü evindeki hasırları çıkarır ve kış sonu temiziliği yapar. Hasırlar silkelendiğinde etrafa saçılan tüyler toprağa son kar olarak düşer.
Mevsim değişir ilkbahar olur.

Mutlu bir ay olsun.